Osman ki sorar; Senin gücün asırlarca anlatılsın Her canlıya, her yaratığa üstünlüğün vakıf olsun Hepsi varlığından korksun Sen gel, bir asaya dayanıp can ver Ne hikmet ki, kurtçuk asayı çürütmese Kimse, hiç kimse öldüğünü anlamayacaktı
O büyük taarruz vardı, ya hani Savaş mühendisi Mustafa Kemal’ın ordusunun Kendisini kanıtladığı gün Tümün cebrenin, hilenin ve hıyanetin dağıldığı gün Milletin bekayı, huzuru ve mağfireti bulduğu gün Anadolu’ya medeniyet diye, zulmü getiren yunan insafsızının Denizin derinliklerini boyladığı gün
Ah!! Bugün yine öncekiler gibi bir gün Yine hazan, yine hüsran rüzgarı esiyor; Bu garip haneme Peki benliğim, sana sormalı sen nasılsın? Bugün nasılsın? Hanende ızdirap halinde, dert var mı? Halin vaktin yerindedir, inşallah
Ne güzeldi, seninle kahkahalarla gülmek Ne güzeldi seni izlemek, seyretmek Şimdi, nice anılar bırakıp dostlarına kavuşmak mı, diledin? Olsun be, Domates güzeli, olsun Biz yine her gün yaşarız, seni
Yine bir uykudan daha Hüzünlü ve kederli uyandım Uyandığımda içimde Bir burukluk vardı, sanki “Osman niye uyandın, oğlum?” der gibi Balkonun kapısını açtım