Ana içeriğe atla

RKLM

Günün Yayın

BÜYÜK DOĞUŞ

Bir yiğit vardı  Mavi gözlü  Sarı saçlı, bir yiğit  Tüm alçaklıklara  Tüm namertlere karşı  Gövdesini siper etmiş bir yiğit 

ZAFER GÜNÜ



O büyük taarruz vardı, ya hani
Savaş mühendisi Mustafa Kemal’ın ordusunun
Kendisini kanıtladığı gün
Tümün cebrenin, hilenin ve hıyanetin dağıldığı gün
Milletin bekayı, huzuru ve mağfireti bulduğu gün

Anadolu’ya medeniyet diye, zulmü getiren yunan insafsızının
Denizin derinliklerini boyladığı gün

Cumhuriyetin kök salıp yurda, kara maderin aydınlık gördüğü gün 
Hicap ve takva kendini, kendi özünü gördüğü gün
İslam şahlandı, şah ki Allah dedi, inledi

Mabet geldi sarıldı, hak diye celp etti.
Ecdad kalktı, sur etti, helal dedi inletti
Öptü o pak alnını evlat dedi, dinledi
Bu ki bir taarruz değildi
Bu ki bir savaş değildi
Bu bir milletin illetten kurtuluşu
Bu ki, bir milletin hürriyet sevdasıydı 

Büyük Taaruz çıktı taa ki Ankara’dan
Bitti sandıkları gün, tekrar başlayan savaş
Köleliğe mahpus bir millete hürriyet veren
Allah kulu, Ademoğlu; Mustafa Kemal
Vatan düşmanını işte böyle savurdu

Telgraf gelir Türkler taarruza geçti diye
Kaçmaya kalktın, Türkler ensende
İşte plan, işte zafer
Türk’ü basit sanma, Türk zor millet
Bugüne olmasa da yarına biiznillah
Hak ki odur hesabı, gününedir ayırır
İşte hesap gelir, hesap ki hesaplar içerisinde

Çıktı taarruzla, askerler yola, çıktı vatan yoluna
Yunan kaçar, yunan tırsar, zamanı burada bitince
Devran döndü tersine, devran Türkten dersine
Hesap geldi azaba, katlanamaz yunan döndü, azap yurduna

O gün çıktı, önderi kerim çıktı, gönül tahtına
Huda ile dinledi, millet dedi söyledi;
“Bütün cihan bilmeli ki Türk halkı, TBMM ve hükümeti
Uşak muamelesine tahammül edemez.
Her millet ve hükümet gibi varlığının, hürriyetinin ve istiklalinin
Tanınması talebinde kesin ısrar etmektedir.
Ve bütün dava bundan ibarettir.
Yüksek heyetimizin başkanı olarak beyan ederim ki,
Savaş değil barış istiyoruz
Eğer bu meşru, Yunan ordusunun bizi
Haklı davamızdan vazgeçireceğini düşünüyorsanız
Bu mümkün değildir,

Efendiler !
Ordumuz, vatanımıza tek düşman eri bırakmayıncaya kadar
Taarruza devam edecektir”

Alkışlar nidalar salonu inletiyordu
Fevzi paşa bir yerde, İsmet paşa bir yerde
Gazi olsun Mareşal olsun, istiyordular
Kanun görüşülüp kabul edildi
Artık Mareşal Gazi Mustafa Kemal olmuştu

Yunan kaçtı yunan şaştı
Her yede Türkler, her tarafta Türkler
Önce Eskişehir- Kütahya sonra Afyon- Uşak kurtuldu
Çok zaman almazdı, İzmir’e nasip

Yunanlılar kalırız diyorlardı ya da öyle zannediyordu
Ta ki 20 Ağustos günü saat 23’de
Plan hazır, emir verildi.
Şevki paşa sıkıntılıydı
“Başaramazsak her şey biter” dedi
Başkomutandan ses yok, ümitsizliğe de yer yok
Asım Gündüz’e
“25 ağustos iletişim kesilecek.
Liman giriş çıkışları durdurulacak
İstanbul – İzmit kara ve demir yolu kesilecek
Biz işi bitirinceye kadar
Dünya Anadolu’dan habersiz kalacak
Yeterince uçak var, keşif yapılsın”

Sonra İsmet paşa’ya
“Sizde yazılı emir verin,
26 ağustos düşmana taarruz edilecektir”
Sonra her birine bakarak
“Gazamız mübarek olsun” dedi

Saatler durmuştu, zaman susmuştu
Fırtına öncesi sessizlik ortalığı sarmıştı
Artık gün gelmişti, Kocatepe’de
Yunanlıların çöküşünü izliyordu, M. Kemal
Albay Reşat’ı aradı
“Hedefe halen ulaşamadınız mı?”
Albay Reşat
“Yarım saate, söz veriyorum” dedi
Mustafa Kemal
“Peki size güveniyorum”

Tayyareler havalandı, Asker keşif aldı
Notlar alındı, Taarruza geçildi
“Gaza bizim zafer Allah’ın” diyerek
Silahlar çoğaldı, esirler arttı.
İşte Anadolu böyle temiz oldu
Yunanlılar gidiyordu
Yakarak yıkarak gidiyordu
Mahpus Türk tarihine set çekiyordu
Bir daha istemiyordu, o günleri geri
Özgürlük, hürriyet istiyordu ezelden beri
Başkomutan aramıştı, Çiğiltepe’yi
Reşat Paşa’yı istemişti
Bir mani okundu
“Size veridiğim sözü vaktinde ifa edemedim.
Hakkınızı helal ediniz, paşam” der ve silah sesi duyulur
Böyle gurur, böyle onur görmemişti; Çiğiltepe
Kim bilir, dünya nice yiğit bulacak
Ve Reşat Paşa oradan nasibini alacak
Mustafa Kemal haberi aldı, çılgına döndü
“Nasıl kıyar, tatlı canına”
Vakit geçmeden haber alındı.
Çiğiltepe artık Türktü.

Gökte sustu, yerde
Dağlar taşlar Türk’ün zaferini kutluyordu
Yırtılmıştı artık, gaflet perdesi
Ve görmüştü bütün dünya
Hakikat nerede

Ydunan ki 30 Ağustos günü
İzmir’ den dökülmüştü, denize
Artık hürdü Anadolu, hürriyet Türk’ündü
Cumhuriyet artık çok yakın

Bilmişti İngiliz, Bilmişti Fransız
Bilmişti Micheal, bilmişti George
Türk yenilmezdi, öldürülür ama yenilemezdi
Ve sustu Avrupa
Yolu CUMHURİYET’e, hesabı LOZAN’a kalmıştı
Türk’ün bildiği bir şey vardı
“Gaza bizim, zafer ALLAH’ın”
Avrupa’nın öğrendiği bir şey vardı
“Türk’ten hesap sorulmaz”

Kutlu olsun 30 ağustos
Kutlu olsun bu zafer
Tayyare bayramı bildiğimiz
Kutlu ZAFER GÜNÜMÜZ


NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

UNUTMA TÜRK BİR MİLLET DEĞİLDİR
TÜRK BÜTÜN ADAMLARIN BİRLİĞİDİR 
                                                 M. KEMAL ATATÜRK









Yorumlar

RLKMS




Popüler Yayınlar

DRSTR





SPLASH

reklamstore

YAZAR KAFE

Bumerang - Yazarkafe

STR

twitter'da biz


Linkedin bekleriz

kyr

facebook'ta biz

GİTMEK VAR, AKLIMDA

Posted by ŞİİR TEPESİ on 15 Temmuz 2015 Çarşamba

ŞİİR TEPESİ YOUTUBE

ŞİİR TEPESİ YOUTUBE
ŞİİR TEPESİ TV