MAHŞERİ ŞEHADET



Ve bir asrın şehadetinin, yıl dönümü

Yıllar önce, bir tarihin yazıldığı

O büyük mahşer anılıyor, bugün

Ne büyük bir zaferdi ki,

Bütün dünya haberdar oldu, bu zaferden

Bir büyük zaferin, ardından gelen

Bir avuç neferin

Sırf vatan diyerek, canlarını verdikleri

Kanlarını sorgulamaksızın, döktükleri

O büyük mahşer

Ne kadar zaman geçti, üzerinden

Nesiller değişti lakin, daha dün gibi

Sanki daha dün gibi, hafızalarda

Bir tarafta, Allah nidaları

Bir tarafta güllelerin, mermilerin sesleri

İnliyor, Çanakkale yine

Her yıl, yine o günkü gibi

Yine asrın şehadetini getirir, kulaklarımıza

Ve o büyük, mahşerin zaferini müjdeler

Evlatlar, ecdadlarına kulak veriyor.

Ve Osman der ki

Ey Ecdat !! Sen ki, bu toprak için, toprağa düştün

Ben ağzımı açıp bir kelam, bile edemem

Mehmet Akif’imin dediği gibi

Seni almaz ki, bu cihat

Seni anlatmaya yetemez ki, lügat

Ben seni zikredemem ki, Ey Ecdat

Sen bilirsin, yaşadıklarını

Ve bunu da bilirsin ki,

Bugün yaşayanlar

Cumhuriyete vârislik edenler,

Senin sebebine vârislik ederler,

Bu ulu memlekete

Evet bugün, 18 MART asrın şehadeti

Şimdi toprağa düşen o neferin

Döktüğü o kanlar, verdiği o canlar

Boşa gitmesin, ecdadım rahatça uyusun

Türk milleti; Laz, Çerkez, Kürt, Zaza;

Şiî, Sünni, Alevi ve dahası dinlemeden bir olsun

Kardeşlik, bize verilen en büyük ödül

18 Mart’a asrın şehadetine bir bak

30 Ağustos'un coşkusuna bir bak

Ne koca yiğitlik

Şimdi dön, bugüne bak

Kocaman bir fark var

Birbirinizi dövmek

Birbirinize sövmek neden?

Şimdi kalk Ey Nesil!!
Kendine gel

Şu mısralara sığmayan

O büyük neferine

Bir ödülde, sen ver

Barış, sevgi ve kardeşlik göster ki,

Verdiği cana, döktüğü kana değsin

O mahşeri şehadet, gününe